top of page

Kaleiçi'ne adım attığında...

  • Yazarın fotoğrafı: murat cengizer
    murat cengizer
  • 26 Kas
  • 4 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 2 gün önce

Kaleiçi'nde yaşam 2150 yıldır akıyor.


3 Kapılar, Işıklar ya da Selekler Çarşısı'ndan bu sıcacık kentin narenciye kokulu sokaklarına adım attığında tarihin sana da bir perde araladığını hissediyorsun.


Kafeleri, balık restoranları, Irish pubları, hediyelik eşya dükkanları, kilimcileri, butik otelleri, pizzacıları, tek plajı, yarım dairelik yat limanı ve kuleleriyle dar sokaklarda için ısınıyor.


ree

"Ev, doğanın kan dolaşımı içinde olmalı" diyen Cengiz Bektaş bu sözleriyle Kral Attalos'a mı işaret etti bilmiyorum ama Bergamalı, iki bin yıl öncesinden kenti 40 metrelik dolaşım üzerine kuruyor.


Bu falez üstü köyde zamanında Doğu Akdeniz korsanları da yürüyor, vahşiler yamru yumru sokaklara mağara dürtülerini kusuyor.


İntikam kokulu yürüyüş hemen Isauricus’tan geliyor tabii. Romalı Komutan, korsanları aynı sokak aralarında kılıçtan geçiriyor.


Böyle bir kıyı kenti Kaleiçi…


Roma’nın deniz üssü kurup üstüne burçlarını at nalı şeklinde mıhladığı…


Bizans’ın İncil’le içli dışlı olan piskoposlarına din merkezi kurduğu...


Selçuklu’nun Asya-Çin göçebe sentezini yeni bir yüz olarak Akdeniz mavisine taşıdığı…


Sonrasında Osmanlı’nın suyun başına geçtiği…


Altın Elma ödüllü Kaleiçi.



Burası defne, zeytin ve palmiye ağaçlarının sarmaladığı bir yaşayan kent...


Antik sokakların gecesi gündüzünden daha canlı akıyor, Kaleiçi'nde kimse uyumuyor.


Bağdadi duvarlı yapıların kanatlı kapıları bahçelere, müzelere, minarelere açılırken, kesme taştan yapılar sobalı odaları, sinileri, yüklük ve yunmalarıyla turistleri içine çekiyor.


Ahşap hatıllı duvarları tepeden süzen cumbalar da pas geçilmeyen yerlerden... Süslü bir çıkıntıdan çok galiba lafçı denetleme kulesi onlar…



Tanıtım Vakfı’nın bu renovasyon sahasını “kaşıkçı elması”na benzetmesi boşuna değil.


Bugün SİT korumasına alınan, beton ve kebap lobisinin neyse ki içine sızamadığı Türk “old town”ında ne, nerede, birlikte turlayalım:


3 Kapılar… Diğer adı Hadrianus Kapısı… Edirne’ye de adını veren Roma İmparatoru Hadrian’in ziyareti aşkına Kaleiçi’nde 130 yılında inşa ediliyor.


Işıklar’da yoğun instagram mesaisine neden olan 8 sütunlu kapı Perge ve Aspendos yollarına açılıyor. Bizans bizimkilerle karşılaştıkça kapının önü ve arkasına duvar örüyor ama günün sonunda kazanan Berlinvari duvar değil, İtalyan-Rum-Türk ortak yapımı 3 Kapılar oluyor.


Yivli Minare… 8 yivden oluşan gövde, kesme taşlar, renkli sırlı tuğlalar, pabucunda turkuaz ve kobalt mavisi çiniler, külliyesinde cami, hamam, medrese ve türbeler…


Bizim kültüre en iyi nokta atışları hep Horasan'dan... Türk tasavvufunu besleyen anlayıştan 90 basamaklı şerefelere kadar her estetik düşüncede Horasan'ın ya adı, ya harcı yer tutuyor.


Alaeddin Keykubat’ın blok kesme taşlar üzerine inşa ettirdiği 800 yaşındaki külliye şimdi UNESCO şemsiyesi altında…


Atatürk Müze Evi… Ev önceleri bir Rum aileye ait…. Gazi Paşa 1930'daki Kaleiçi ziyaretinde bu evde kalıyor. Ancak sonraki yıllarda sırasıyla İl Özel İdaresi, Kız Enstitüsü ve Ziraat Müdürlüğü ek binası yapılıyor.


Neyse ki, Turgut Özal döneminde evin önemi hatırlanıyor. Ata’nın şık kıyafetleri, çalışma ve yatak odası ile antik limandaki fotoğrafları şimdi Kaleiçi’ndeki bu özel köşede sergileniyor.



Mermerli plajı... Turistleri büyüleyen Kaleiçi plajı... Antik kenti turkuaz sularla buluşturan bu küçük kıyı şeridi, adını bölgede yer tutan eski bir köşkten alıyor.


Kaleiçi'nde tek olma özelliği taşıyan plaj bir bakışta Bey Dağları zirvesini, antik yat limanını, Antalya körfezi ile travertenleri kucaklıyor.


Mevlevihane…770 yıl önce kesme taşlarla yapılan dikdörtgen planlı tasavvuf çıkarması… Kaleiçi’nin Güllük girişinde yer alan Mevlevihane’nin kitabesi yok ancak Selçuklu taş ustalığı ve Yivli külliyesi var.


Mevleviler ruhtan taşan hırsı törpüleyebilmek adına bu kubbenin altında giyiyor tennurelerini; zikirle, semayla…


Kesik Minare… Eski Roma tapınağı, Bizans kilisesi Panhagia, Pamfilya bölgesinin Kutsallar Kutsalı Kilisesi, Selçuklu’nun sekizgen kasnaklı ilk Türk-İslam eseri...


Kesik, sadece bir minare değil. Yapı beş kez anlayış değiştiriyor. Bir ara yangında minaresinin yarısını kaybetse de 6 yıl önce yeni külahını giyiyor.


İçinde Şehzade Korkut camisinin yer aldığı zengin külliyesinde bir ana da yatıyor, kardeşi Yavuz'un padişahlığını kabul etmediği için peşine 10 bin askerin takılacağı Teke Sancakbeyi Korkut’un annesi Nigar Hatun…


1503'te Antalya'da oğlunun yanına yerleşiyor kadın ama aynı yıl son nefesini veriyor. Fatih'in torunu olan oğlunun yıllar sonra Korkuteli mağaralarında yakalanıp boğdurulacağından habersiz...



Hıdırlık Kulesi… O da 3 Kapılar gibi Hadrianus’un bölgeyi ziyareti onuruna yapılanlardan…

Roma'dan senatör çıkaran güçlü Calpurnius ailesi burayı yönetirken kare ile silindiri üst üste bindirip 1900 yıllık kuleyi inşa ediyor.


Antalya körfezine 70 metre tepeden bakan Hıdırlık önce ok ve mancınıkları, yakın zamana kadar da belediyenin sıradan alet edevatını depoluyor.


14 metre boyu olan Hıdırlık’ın gizemli içini görebilen yok çünkü kapıları -gariptir- yıllardır sımsıkı kilitli…


Saat Kulesi… Kaleiçi’nin de bir mütareke hikayesi var. Yunan işgalinde İzmir’i terk etmek zorunda kalan bazı aileler o dönem Kaleiçi’ne yerleşiyor.


Ancak 1919’un yarattığı ağır tahribatta İzmir herkesin gözünde tütüyor. 1921’de Konak’ı hatırlatacak bir kulenin inşaatına başlanıyor ve Antalya Saat Kulesi çıkıyor ortaya, Büyük Taarruz’a 1 yıl kala….



Tekeli Mehmet Paşa cami… Elmalı’da 17.yüzyılın en büyük Akdeniz camisinin inşa edildiği yıllarda Kaleiçi’nde de Tekeli camisinin minaresi yükseliyor. Duvarı molozla kesme taştan, minberi mermerden, yaptıranı Divan-ı Humayun’dan…


1617 doğumlu camiye adını veren Tekeli Mehmet Paşa, eski bir Sadrazam ve Beylerbeyi… Baştan sona taşın kullanıldığı Tekeli’yi dünyadaki diğer camilerden ayıran özelliği ise Münferice kasidesi...


Meraklıları pencere alınlıklarının çinilerine bakmayı unutmasın.  



Antalya Oyuncak MüzesiKaleiçi’nde çocuk şımartmaca... Yat limanı yakınında bulunan bir Han 2011 yılının Çocuk Bayramı’nda 11 ayrı salona dönüştürülüyor, içine son 160 yıla ait üç bin oyuncak yerleştiriliyor.


Oyun kuruculuğunu Sunay Akın’ın yaptığı müzenin ilk 11'inde Nasreddin Hoca ile gamsız eşeği, Şirinler, Külkedisi, Daltonlar, Red Kit ve Temel Reis yer alıyor. Hal böyle olunca, müzede çocukların heyecanını durdurabilmek ne mümkün...


Suna-İnan Kıraç Müzesi….Kıraç ailesince satın alınan iki Kaleiçi binası 90’lı yıllarda özel müzeye dönüşüyor. Restorasyonu yapılan binalardan biri eski bir Ortodoks kilisesi…


Çanakkale seramik koleksiyonlarının yer aldığı tematik müze sanatseverleri 1800’lü yıllara kadar götürüyor. Eski devrin kına törenleri, ikram ve tıraş rutinleri bir bir vitrinde...


Uzun Çarşı Fetih Kitabesi…Selçuklular Kaleiçi’ni 1207 yılında fethediyor ancak 5 yıl sonra yerli Rum halkı isyan edince kent birkaç yıl elden çıkıyor.


Keyhüsrev’in askerleri 1216’da Kaleiçi’ni 2.kez fethedince dar sokaklara bu kez 42 parçalık kitabe yazılıyor.


Günümüzde bu yazıların 26'sı hayatta kalırken, bazıları asırlar sonra metruk evlerin taş duvarlarında tespit ediliyor. Uzun Çarşı, uzun adam sendecilik…



Karaalioğlu Parkı …  Kaleiçi’ne nefes aldıran dev park İstanbul'un seçilen ilk Belediye Başkanı Haşim İşcan’in burada valiyken ortaya koyduğu vizyona işaret ediyor.


II.Dünya Savaşı yıllarında 14 bin metrekarelik alanda düzenlenen parka önce palmiye, zambak ve turunç fidanları dikiliyor, ardından yürüme ve spor alanlarıyla eski Antalya stadı yerleşiyor.


Karaalioğlu'nun 3 ayrı seyir tepesi ise heykelleriyle canlanıyor. El, Don Kişot, İşçi ve Çocuğu turistlerin es geçemediği yontulmuş noktalardan...



 

Yorumlar


Abonelik Formu

Gönderdiğiniz için teşekkür ederiz!

Finike Cad. Elmalı ANTALYA 07700

©2019 by SADE KAHVE. Proudly created with Wix.com

bottom of page